13 Ocak 2013 Pazar

Avustralya Açık'tan Ne Bekliyoruz?

Faruk'un da değindiği gibi buralara uğramayalı epey zaman oluyor. Sözel bir bölüm okumanın en büyük sıkıntısı da bu sanırım. İnsan o kadar çok yazmak zorunda kalıyor ki 'Abi iki dakika geçeyim de bir şeyler çiziktireyim, hiç değilse sevdiğim bir şeyi yazarım.' diyesi bile gelmiyor. Ama final dönemimin sonuna ve Avustralya Açık'a bu kadar yaklaşmışken (ki sanıyorum bu yazı pek çok kişi tarafından ilk tur maçları oynanırken okunuyor olacak) bir Grand Slam hakkında bir şeyler yazmamış olmayı kendime yediremedim.



Avustralya Açık'ı kendi sıralamamda dört Grand Slam arasında ikinci sıraya yerleştiriyorum. Wimbledon çimde oynanıyor olması nedeniyle bende farklı bir yere sahip. Tek-el backhand'e olan sempatim nedeniyle sanırım bu duruma neden oluyor. Bildiğiniz gibi çim kortlar tek-el backhand'e sahip oyunculara daha uygun. Her neyse konuyu daha çarpıtmadan Avustralya Açık'a olan sevgimin nedeninden de bahsetmeden geçmeyeyim. Turnuva bu gece saat 02.00'de başlıyor, Avustralya Açık'ın takvimdeki yeri de ocak ayının genellikle tam ortasına doğru denk geliyor, ki bu zamanlarda genellikle tatil yapıyor oluyorum ve tahmin edebileceğinizden çok daha maç izleme şansı buluyorum. Bir aksilik çıkmazsa bu yıl de aynı şekilde devam edeceğim. Hatta daha önceden yaptığım planların hepsini tatilimin ikinci yarısına, Avustralya Açık'ın sonrasına, attım.

Gelelim bu yılın Avustralya Açık'ına. Kuralar çekildi ve favorilerin olası çeyrek final yolları da kuralar ile birlikte çizildi. Bu yılın favorileri arasında geçen yılın finalisti Nadal ne yazık ki bulunmuyor, malum mide rahatsızlığı sebebiyle Avustralya Açık'ı atlayıp, kendini toprak kort sezonuna %100 olarak hazırlamak istiyor gibi. Açıkçası ben 'mide rahatsızlığı'nı bir bahaneymiş gibi görüyorum, çünkü geri dönüşün sinyallerini verip sürekli ertelemesi, en azından bana, sanki Nadal'ın dizlerinin henüz tamamen iyileşmemiş olduğunu hissettiriyor. Konu hakkında detaylı bir araştırma yapmadım, eğer yapıp da elle tutulur bir şey bulanınız olursa bana da haber verirseniz ayrıca teşekkür ederim.


Kuranın kazananı Nadal'ın da yokluğunda Djokovic olmuş gibi gözüküyor. Federer ve Andy Murray kuranın alt tarafında bulunurken, Djokovic bu turnuvaya Nadal'ın yokluğunda 4 numaralı seri başı olarak katılan David Ferrer ile birlikte kuranın üst tarafında yer alıyor. Djokovic'in final yolu çeyrek finale (hatta aslında finale) kadar pek taşlı gözükmüyor, ki çeyrek finale kadar kendisini en çok zorlayabilecek olan isim özellikle Avustralya'da uzun maçlar oynamayı seven (o ne kadar seviyordur bilmiyorum tabii ama, hiç değilse ben izlemeyi seviyorum) Stan Wawrinka. Çeyrek finalde muhtemelen Berdych, yarı finalde ise yine muhtemelen Ferrer ile oynayacak. Djokovic geçtiğimiz yılın Avustralya Açık şampiyonu ve son zamanlarda turda formu en stabil oyuncu. Çektiği kura ile birlikte finale zorlanmadan gitmesi pek muhtemel gözüküyör.

Kuranın kaybedeni ise en altta bulunan 2 numaralı seri başı Federer olmuş gibi gözüküyor. Zorlu final yolu Federer için biraz erken başlıyor. 2. turda muhtemel rakip Davydenko, 3. turda Tomic, 4. turda Raonic, çeyrekte Tsonga ve yarıda Murray. Burada özellikle Davydenko ve Tomic dikkat edilmesi gereken isimler. Davydenko 2013'e çok iyi başladı ve Doha'da finale kadar yürürken geçmişe göz kırptı. Tomic ise geçtiğimiz gün Sydney'de ilk turnuvasını kazandı ve ayrıca kendi evinde oynaması da elinde büyük bir koz. Ayrıca Tomic'in Hopman kupasında hazır olmayan Djokovic'e karşı galibiyetini de yine de bir kenara yazalım. Federer'in zorlu kurasının yanında 2013'te herhangi resmi maç yapmış olmaması kafalarda soru işaretleri bıraksa da kendisi epey formda olduğunu ve bu arayı iyi değerlendirdiğini söylüyor. Artık yılların tecrübesi diyebileceğimiz Federer'i maç eksiği var diye eleştirmek zaten özellikle benim için biraz garip olurdu.



Murray ve Ferrer için ise durum biraz karışık gibi. Murray 4. tura kadar pek zorlanacağa benzemese de 4. turda muhtemel rakipleri Monfils, Dolgopolov, Simon üçlüsünden biri. Bu rakiplerden her biri Andy Murray'e problem yaratabilecek isimler. Ancak asıl zorlu eşleşme çeyrek finalde. Murray'nin muhtemel çeyrek final eşleşmesi Juan Martin Del Potro ile. DelPo Kooyong Classic'te finalde Hewitt'e kaybetmiş olsa bile, konu Grand Slam olduğu zaman işleri değiştirebilen bir oyuncu. Murray geçtiğimiz hafta Brisbane'de Grigor Dimitrov'u iki sette mağlup ederek şampiyon oldu. Aynı zamanda son Grand Slam şampiyonu. Peki sonunda ulaştığı Grand Slam ona bir basamak atlatabilmiş mi? Bunu çok yakında göreceğiz.

Ferrer'i sona bırakmamın asıl sebebi turnuvanın 4. seri başı olması değil. Onun bulunduğu 32'li grupta durumlar biraz karışık. Ayrıca bu 32'lide dikkat edilmesi gereken oyuncular da bulunuyor. Ferrer Doha'da yarı finalde muazzam bir Davydenko karşısında elendi, geçtiğimiz gün ise Auckland'de yapılan 250 puanlık turnuvada 4. kez şampiyon olarak tarihe adını yazdırdı. Yani Avustralya Açık öncesi iyi bir hazırlık dönemi geçirdi. Nadal'ın yokluğunda büyük kendini büyük dörtlü arasında bulan Ferrer'in yarı finaldeki muhtemel rakibinin Djokovic olması ise Grand Slam finali umutlarının bir başka bahara kalmasına neden olacak gibi.



Ferrer'in 32'li grubunun dikkat çeken isimlerine gelirsek;
Lleyton Hewitt: Kooyong Classic şampiyonu ve söylentilere göre epey formda. İlk turda Tipsarevic'le oynuyor olması ufak bir sıkıntı, ama kendi evinde ilk turu geçmesi durumunda kendisine 8 numaralı seri muamelesi yapılabilir.
Grigor Dimitrov: 21 yaşındaki genç Bulgar Brisbane'de finale kadar yükselerek neler takipçilerine başarabileceğinin ufak bir demosunu sundu. Kendisini yaklaşık bir yıldır yakından takip ediyorum, muazzam bir yeteneğe ve göze hoş gelen bir tek-el backhand'e sahip. Kimilerine göre geleceğin Federer'i. Ben bu turnuvada olmasa bile bu yıl en azından bir Grand Slam'de en az 4. turu göreceğine inanıyorum. İlk tur maçı turnuvanın açılış maçları arasında Julien Benneteau'yla. Belki 4. turu göreceği turnuva Avustralya Açık'tır. Bekleyip göreceğiz.
Marcos Baghdatis: Güney Kıbrıslı'nın geçen yıl kırdığı raketleri hâlâ unutmadık.
Nicolas Almagro: Kendisini gün geçtikçe geliştiren İspanyol raket, 4. tura kadar ilerleyebilecekmiş gibi gözüküyor.



Genel olarak dikkat çeken isimler;
Davydenko ve Tomic'ten Federer'in rakipleri arasında bahsettik. Bu isimlere ek olarak geçtiğimiz yıl Roland Garros'ta Federer'le üçüncu turda karşılaşan genç Belçikalı David Goffin, Doha'da şampiyon olarak artık '4. tur oyuncusu' önyargısını kırmaya çalışacak Richard Gasquet ve en yaşlı ancak formda seri başı Tommy Haas bu yıl Melbourne'de çekecek isimler arasında.

Ben de blog'a korkarım biraz uzun bir yazıyla geri dönüyorum. Ancak hiç değilse artık maçların başlamasını rahat rahat bekleyebilirim. Yazıyı bitirirken maçların başlamasına 7 saatten biraz az var. Grand Slam listemde ilk sırada olmasa bile, Avustralya Açık zamanı benim için yılın en iyi zamanı olmaya aday. Umarım hep birlikte yılın ilk Grand Slam'inden beklediğimizi alırız.

Hiç yorum yok: